11.07.2025
İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ne yönelik yürütülen operasyon kapsamında tutuklanarak Düzce Ceza ve İnfaz Kurumu’na gönderilen F. Pınar Türker, doğum gününde CHP Genel Başkan Yardımcısı Aylin Nazlıaka’ya anlamlı bir mektup gönderdi.
13 Temmuz’da doğum gününü cezaevinde geçirecek olan Türker, dört aydır sevdiklerinden ve iki kızından ayrı olduğunu belirterek “Elbet gerçekler ortaya çıkacak. Alnım ak, başım dik, özgürlüğüme kavuşacağım” ifadelerini kullandı.
Cezaevindeki gözlemlerini de paylaşan Türker, çocuk yaşta evlendirilen, eğitime erişemeyen ve hayatın ağır yükü altında suça sürüklenen kadınların dramını aktardı. Türker, doğum günü vesilesiyle kamuoyuna da önemli bir çağrıda bulundu: “Beni seven herkes, hediye yerine kız çocuklarının eğitimine destek olan vakıf ve derneklere bağış yapsın.”
“BU MEKTUP BİNLERCE KADININ SESSİZ ÇIĞLIĞIDIR”
F. Pınar Türker’in mektubuna ilişkin yazılı açıklama yapan Nazlıaka, şu ifadeleri kullandı:
“Pınar’ın mektubu yüreğimize dokundu. Onun kaleminden çıkan her cümle, cezaevlerindeki kadınların yaşadığı yapısal adaletsizliklerin, eşitsizliğin ve ihmalin belgesi gibi… Bu mektup sadece bir kadının değil, binlerce kadının sessiz çığlığıdır.
Bugün doğum gününü cezaevinde geçiren bir anne, özgürlüğü kadar kız çocuklarının eğitimi için de çağrıda bulunuyorsa, bu çağrıya kulak vermek hepimizin insanlık borcudur.”
Nazlıaka ayrıca, CHP olarak kız çocuklarının eğitime erişimi için mücadele etmeye, kadına yönelik eşitsizliklerle her alanda hesaplaşmaya devam edeceklerini belirtti.
F.PINAR TÜRKER’İ MEKTUBU
Nazlıaka, F.Pınar Türker’i mektubunu paylaştı:
“13 Temmuz benim doğum günüm!
Şafak operasyonuyla gözaltına alınıp tutuklanmamızın üzerinden neredeyse dört ay geçti. Bu sürede pek çok özel günü sevdiklerimden, ailemden ve en önemlisi can parelerim iki kızımdan ayrı geçirdim. Doğum günümde de ayrı olacağız. Sağlık olsun, elbet gerçekler ortaya çıkacak ve hep söylediğim gibi alnım ak, başım dik özgürlüğüme kavuşacağım.
Bu dört ayda iki cezaevindeki farklı koğuşlarda 100’den fazla hükümlü/tutuklu kadınla tanıştım. Zaman zaman dertleştik; paylaşmak, anlatmak isteyenlerin hikayelerini dinledim, dinliyorum… Neredeyse tüm hikayelerin ortak paydası çocuk yaşta eğitimlerini bırakıp erkenden evlendirilmiş olmaları. Sonra geçim derdi, çocuk yaşta annelik, hayat mücadelesi, aile içi şiddet derken suça itilmiş, bulaşmışlar.
Nitekim Dünya Ekonomik Forumu 2025 Cinsiyet Uçurumu Raporu bu durumu doğrular niteliktedir. Raporun ana eksenlerinden bir tanesi eğitime erişim ile ilgilidir. Maalesef ülkemiz Avrupa ülkeler arasında cinsiyet eşitliği konusunda en son sırada yer alıyor.
Aile yılı olarak ilan edilen bu yılda, kadınlarımızın aile kurmadan önce, kendi ayakları üzerinde durabilmeleri, bilinçli, sağlıklı nesiller yetiştirebilmeleri ve işgücüne katılarak ülkemizin refah seviyesinin yükselmesi için kız çocukların eğitime erişmelerinin önceliklendirildiği politikaların ivedilikle hayata geçirilmesini temenni ediyorum.
Bu nedenle, doğum günümde beni seven herkesten hediye yerine kız çocuklarının eğitimini destekleyen vakıf ve derneklere bağış yapmalarını rica ediyorum.
Özgür günlerde buluşmak üzere.
Doğum günüm kutlu olsun!”